Do you feel what i feel? diye sorarken James'in aklından neler geçtiğini merak ediyorum. Şurada göreceğiniz olayda binlerce insana seslenirken o rahatlığa bir dikkat edin. Sahne tecrübesi mi yılların deneyimi mi seyirciyle bütünleşme mi yoksa sülale rahatlığından mı? Gerçi James'in kazandığı parayla 7 sülalesi rahat eder ya neyse konumuz o değil.
Aslına bakarsanız yine bir konu yok. Sağlam bir kalemim olmasına rağmen blogumun bir türlü tutmama sebebi bu. Önerilen hep tek bir konu üzerine yoğunlaşıp sıkı bir yazı çıkarıp okutmak. Ama ben içimden geldiği gibi yazdığımı bildiğim için takipçi ve okunma sıkıntısı çekmiyorum. Twitter'da fenomen olmak gibi bir isteğim de olmadı pek. Oğlum ben ne biçim adam oldum lan.
Yarın fizik finalim var. Vizem 0,6 ve ödevlerimin hiçbiri teslim edilmediği için pek rahatım. Çok sert geldi fizik bu sene bana. O yüzden alttan almam gerektiği konusunda kanıya vardım sonunda. Odada günlerdir yalnız takılıyorum aslında ders çalışmak için mükemmel ortam fakat tek yaptığım gitar çalıp nereye sıçacaklar remix izlemek. Arada Rock in Rio 2011 ve Iron Man falan izliyorum işte.
Aylardır bloga yazmıyorum farkındayım. Başımdan bir sürü olay geçti anlatılmaz yaşanır cinsten hemde. Birkaç iyi dost, bir proje, birkaç vize, bir oyun, bir kız, bir müzik grubu, birkaç film ve birkaç şarkıdan ibaret aslında. Ama bunları bir araya getirdiğimde öylesine bir karmaşa oldu ki içinden çıkamadım bir türlü. En sonunda hep yaptığım gibi salmaya karar verdim. Herşey olması gerektiği gibi oluyordu zaten.
Bazen sadece şu duyguya kapılıyorum. Ac/Dc anlatmış benim yerime.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder