Sayfalar

Gelecekteki Sevgiliye Bilmem Kaçıncı Mektup.


 Korkma beni ilk gördüğünde yabani bir hayvan gibi davranırsam. Mizacım bu napayım. Yeni birisiyle tanışınca oldukça geride tutuyorum kendimi istemeden. Güvensizlik falan sanma, güvenme konusunda gel-gitlerim olmadı hiç. Çünkü kimseye güvenmedim hayatım boyunca. Bunu birisinden de öğrenmedim aslında. Dediğim gibi, mizaç meselesi.

 Bana güven ve sadakat konusunda sorular sorma, ufak testler yapma. Kendime bile sadık değilim neredeyse. Kafamın içerisinde her saniye farklı bir geyik dönüyor ve ben bunu kontrol edebilecek olgunluğa erişmiş sayılmam pek.

 Buralar kışları soğuk oluyor bayağı. Bere ve atkını da al da gel arada bereyi isterim halı saha maçım var kafam üşür diye. Sakın ponponlu olmasın ama bak on civarı erkeğin arasında pembe ponponlu bir bere takmak istemiyorum. Sakın deri ceketime laf etme, ben kışları mont gocuk falan takılan bir adam değilim. Yakalarımı çeker, ellerimi cebime atar bütün gün kar altında yürüyebilirim. Yılın 9 ayı deri ceket giyebilme potansiyeline sahibim sanırım. Ha; üşürsen g.tümdeki donu bile sıyırıp sana giydirebilirim ve asla üşüdüğümü itiraf etmem. Sonraki 2 hafta dışarı çıkmak istemezsem de anla işte hasta olmuşumdur.

 Üzeceksen hiç gelme diye bir kaide de yok tabi. Amaan, kimler üzmeye çalıştı kimler bunca zaman zaten. Pek taktığımdan değil yani. Şimdiden seni sevmeyecekmiş gibi konuşuyorum evet ama hadi şaşırt beni, sürprizlere bayılırım. Arada çiçek ve çikolata alırım sana mesela. Sen de bana bonibon al, ne bileyim ufak şeylerle mutlu olurum ben zaten ki.

 Sakın bana salata tarzı ot çöp yedirmeye kalkma dışarıda. Ben sosisli ve elmalı soda için adam öldürebilecek birisi olarak kesinlikle ucuz ve özensiz yemeklere bayılırım. Senelerdir alışkanlığım herhalde; bilmiyorum neden ama seviyorum işte.

  Bir de 'x burcu kızı' 'y burcu lezbiyeni' vs olma diye olaylarım da yok. Burçlarla ilgilendiğim zamanlar geride kaldı. Zamanında kızları etkiliyordu ama artık elimde daha somut şeyler var ilgilenebileceğin. 'Zamanındaki kızlar kimdi' diye de sorma bi zahmet çünkü yolda görsem yüzlerini hatırlayamam yani. Ha; engelliler haftamı kutlayabilirsin mesela. Bütün sosyal paylaşım sitelerinde en az 300 kezbandan engel yemişimdir bunca zaman çerçevesinde.

 Beraber yeni şarkılar keşfedemeyeceğiz ya ona üzülüyorum. Günümüzde yeni çıkan şarkılar bildiği bok. Eskilerin de hepsini dinlemişimdir zaten. Bilmem belki de müzikten anlıyorsundur; yeni birkaç şey yazıp besteleriz falan kötü de olmaz hani.

 Tek bir şehir insanı değilim ben ama. Bir parçam İstanbul'da bir parçam Karabük'te bir parçam Giresun'da kaldı. İstanbul'da kayboluyorum mesela; umursamazlığın yüzüme çarptığı tek şehir burası. Olgunlaştığım, fikirlerimin değişip geliştiği yer Karabük. Doğaya saygımdan değil ama iç huzurumu sebepsiz tavan yaptıran yer Giresun. Kendimi bulabildiğim tek yer senin yanın olsun her nerede olucaksak eğer.

 Sırf bacaklarının arasında bir amı var diye yalakalanan hiçbir hatuna yüz vermedim hayatım boyunca. Belki de bu yüzden bana yavşayan hatunların işini zorlaştırdım bunca sene. Hayallerindeki erkek belki de ben olmayacağım, daha önce daha mutlu olduğun anlar olmuş olacak belki de. Ama o an yanında ben olacağım, sana sarılacağım ve bir derdin olduğunda yanında ilk ben belireceğim. Mükemmeliyetin asla durmadan sırıtmaktan geçmediğini anladığım günler cebimde 5 kuruşum yoktu benim. Çulsuzun tekiydim; yalnızdım; çevremde derdimi dinleyecek, başım sıkışınca yanıma gelecek kimsem yoktu ama iyiydim, güçlüydüm. Çünkü ihtiyacım yoktu. Mükemmeldim. Kendi kendime yetebiliyordum en azından.

 Sigaraya ilk başladığında ailen görene kadar saklarsın ya hani. Ben de kendimi öyle saklıyorum şuanda. Seni görene kadar gizli gizli yaşıyorum. Lütfen seni tanımaya zorlama beni; ve beni çözmeye çalışma ben seni tamamlamaya başlamadan. Sus deyince susanlarla, git deyince gidenlerle, yalnız kalınca ağlayanlarla karıştırma bir de beni.

 Çok afili sözler bekleme benden. Ben Aşık Veysel değilim ki sana atarlı atarlı 'yol var gidersen çay var içersen' diye dizeler döktüreyim. Gerçi aynısını ben söylesem apaçi dersin de neyse. Beraber oyun oynayalım mesela. Barcelona'yı sen al, ben Akhisar Belediye bile olurum. Hatta Lol öğren; sen adc ol yeter ki. Sorun yok ben suplarım seni. Ama ward almam söyleyeyim.

 Saatim yok mesela. Evet kollarımda zamanı gösteren hiçbir şey yok. Bileklik takarım arada sırada. Sakın onlarla dalga geçme. Sen de al bi tane onu takayım yani. Dövmem vardı sırtımda; sildirdim aylar sonra.  Güneşe çıkınca hala kıpkırmızı olup kabarıyor yeri. Başka bir kusurum yok vücudumda. Zaman kontrolü büyük adamların işi, bu yüzden hiç saat takmadım koluma. Sınavlara girdiğimde bile kolumda saat olmazdı. Bir gün öleceğini bilmek insana her anını dolu dolu yaşama isteği veriyor değil mi?

 Yaşamış ol. Öğrenmiş ol. İstersen ben bunları yazdığım zamanlarda sen çatır çutur sevişiyor ol. Mutlu olmuş ol, zevk almış ol. Siktir yemiş ol. Cebinde 5 kuruşsuz geçmiş günlerin olsun. Günlerce sadece ekmek, su ve sigara ile hayatta kalmış ol. İnsanların ne kadar insafsız olabildiklerini görmüş ol. İleride zorlu bir hayatın bizi bekleyeceğinden falan değil; en azından kanaatkâr ol.  Birkaç projem var bir erkek çocuğu da içermekte olan. Onlarla ilgili yardımına da ihtiyacım olacak.

 Bu mektubu sana verdiğimde ilk olarak 'bu devirde mektup mu kaldı ayol' de. Kesinlikle bunu de ama. 'Ayol' yerine 'amk' dersen ağzına vururum söyleyeyim de. Küfür etme gözünü seveyim ben zaten yeterince ağzı bozuk bir insanım. Sonra içerisinde kendini aramaya çalışma. Sen geldiğin zaman olduğun gibi gelecek ve öyle sevileceksin. Bunu sana gösterdiğime pişman etme beni.

 Gelince kaybol benimle, ki beni yeniden bulalım bu sonsuz boşluğumda.

İyi ki şimdiden hayatımdasın.

 Bu albüm hala kapağı açılmamış bir şekilde duruyor çekmecemde. Oturup beraber dinleriz, sonra sana hediye ederim.